Yeni Troya

yenitroya

İSMET BALKAN KÖŞE YAZISI ; “SEÇTİKLERİMİZİN GÖREVİ ÇALIŞTIRMAMAK MI?”

SEÇTİKLERİMİZİN GÖREVİ ÇALIŞTIRMAMAK MI?

2019 Yılında Çanakkale Turizmini canlandırmak maksadı ile 6 ay boyunca, günüllü arkadaşlarım ile birlikte çalışarak, Çanakkale Turizmini yaz aylarının dışında da canlı tutmak için ‘’ Troiatlon Kültür ve Spor Festivali ‘’ organize etmek için çalıştık.

Herşey hazır Uluslararası boyutta bir festival organize edeceğiz. Bölgemize yaptığı Kültür hizmetleri ile her zaman taktir ettiğim sponsorumuz son anda desteğini iptal ediyor ve bizim tüm çabalarımız heba oluyor.

Neden iptal ettiklerinin cevabı daha sonra ortaya çıkıyor. Önce siyasetçinin oluru olacakmış, ondan sonra destek olurmuş muş…

O nasıl olacak? Onlara tabii olup, yaptığın işi onlara mal eder, peşlerinden ayrılmazsan o zaman olur verirlermiş.  Tabii yapmadık ve olmadı.

2021 Yıllına kadar moral bozukluğu fakat Çanakkale için bir şeylerde yapmak istiyoruz. Çanakkale Zeytin ve Zeytinyağı Üreticileri Derneği Başkanı Rahmetli Erdinç Üzden ve bir çok gönüllü ile birlikte ‘’Troya Zeytinyağı Festivali ‘’ yapmaya karar verdik. Bu sefer sessiz sedasız hazırlıklarımızı yaptık ve siyasetçilerden uzak durduk. Sağ olsunlar dönemin Belediye başkanı Sn. Ülgür Gökhan, ÇTSO ve ÇTB’nn da desteği ile mülkü derneğimize ait olan Dardanos Sun San Hotel’de mükemmel bir ‘’ Troya Zeytinyağı Festivali ‘’ gerçekleştirdik.

Tam başardık, bundan sonra çok daha güzellerini yaparız derken, bu sefer de festivali yaptığımız Sun San Hotel işletmesinin başına gelmedik kalmadı.

Anlayacağınız ne zaman Çanakkale için bir şey yapmak istesek hep karşımıza seçtiklerimiz çıkıyor. Her şey onların varlığı için yapılmalı, onlar uygun görürse şehrine hizmet edebilirsin, yok yeteri kadar onları onore etmezsen ağzınla kuş tutsan da bir şey yapma şansın yok.

Tüm bunları niye yazıyorum…

Çünkü şimdi de ‘’ Güvendiğimiz Dağlara Kar yağdı ‘’ dedirtecek bir durum ile karşı karşıyayız.

28.09.2024 Tarihinde Kent Konseyi seçimleri büyük bir olgunluk içinde yapıldı ve Seçimi H. Kubilay Fırat ve Çanakkale Turizm Tanıtma Derneği başkanı olarak benimde içinde bulunduğum Yönetim Kurulu üyeleri kazandı.

Kıyamette bundan sonra koptu, bizim yeni Sosyal Demokrat Belediyemiz, seçilen yönetimi usulen de olsa tebrik etmediği gibi, Kent Konseyi binasına kilit vurdu.

Madem benim onayladığım aday kazanmadı bende sizi yok sayıyorum tavrına girdi.

Telefonlara çıkmadılar, görüşme taleplerimizi kabul etmediler. Demokrasi, Sosyal Demokrat söylemlerini unuttular, eleştirdiklerinin postuna büründüler.

Yumruk hiç beklemediğin yerden gelince insanı haliyle şoka uğratıyor.

Düşünüyorum da böyle bir tavrı bir Belediye niye sergiler.

 Sonuçta Kent Konseyi, Sivil Toplum kuruluşlarının birlik beraberlik içinde Belediyelerin çalışmalarına destek olan bir kurum. Yani şehrinize hizmet etmek istiyorsanız arkanızda kocaman bir gönüllülerden oluşan Sivil Toplum desteği olacak.

Tepkiler gelince, yine hiçbir görüşme gereği duymadan yeni seçilen yönetime Kent Konseyi olarak dizayn edilmiş çalışma ortamının yerine daha önce Cenaze işlerinin yapıldığı, normalde yıkılması gereken Belediye İş Merkezinde 17m2 lik bir yeri dayatıyorlar. Çağırıp varsa bir mantıklı sebepleri yüz yüze söyleseler yine belki anlayış göstereceksin. Yok, Sosyal Demokrat postu giymiş Belediyemiz böyle uygun gördü, kabul etmek zorundasın!

Çanakkale güzelim coğrafyasına rağmen, yıllardan bu yana diyologsuzluktan, didişmeden geri kalmış bir şehir konumuna büründürüldü. Tam bunu kırmayı ümit ettiğimiz bir dönemde maalesef şehrimizi yine aynı girdabın içine sürüklemeye çalışıyorlar.

Türkiye’de maalesef siyasetçilerin, ben birileri ile kavga eder, didişirsem kendi safımı bu şekilde sıklaştırır ve hiç bir şey dahi yapmasam kendi yandaşlarım arkamda sıra durur anlayışı var.

İyi de bu anlayışın ülkemizi getirdiği durumun farkında değil misiniz. Milletimizin üzerinden kazandıklarınız sizleri sırça köşklerinizde rahat yaşatıyor olabilir. Fakat emeklimiz, esnafımız, gencimiz inim inim inliyor. Sizler yine bizlerden elde ettiğiniz imkanlarla bizleri bir birimize düşürüp, işin içinden çıkma oyunları kuruyorsunuz.

Hayır beyler, yeter artık.

Biz sizin ayak oyunlarınıza artık gelmeyeceğiz. Bereketli toprakların fakir bekçileri olmak istemiyoruz. Ülkemiz, Milletimiz, Şehrimiz için birlikte çalışmak, çalışmak, çalışmak istiyoruz. Açın artık önümüzü…

Değerli okurlarım, kendinden başkasını düşünmeyen seçtiklerimizin oyunlarına gelmeyelim. Oncu buncu yok. Biz Ulu Önder Mustafa Kemal ve arkadaşlarının kurduğu Türkiye Cumhuriyetinin asil bekçileriyiz. Şanlı bayrağımızın altında bütünleşip, Şehitlerimizin kanı ile sulanmış topraklarımıza hizmet edeceğiz. Seçtiklerimizde bu bilinçte bize önderlik edeceklerse buyursunlar sonuna kadar destekçileriyiz.

Yok bizi bir birimize düşürüp ‘’ Aynı tas aynı hamam ‘’ ülkemizi, şehirlerimizi yönetmeye devam edeceklerini düşünüyorlarsa yanılıyorlar.

“Anlayana sivrisinek saz, anlamayana davul zurna az”

Deniz bitti beyler.

Saygı ve sevgilerimle, İsmet Balkan

Bu kapanacak 0 saniye